ANNELER GÜNÜ
Sevgiye, Emek ve Minnete Adanmış Bir Gün…
Bugün çok özel, çok anlamlı bir gün: Bugün “Anneler Günü” dür…
“Hayatımıza anlam katmış ve sonsuzluğa emanet ettiğimiz Annelerimizi, rahmet, minnet, saygı, sevgi ve özlemle anıyor, hayatta olan tüm Annelerin de, Anneler Günü’nü yürekten kutluyoruz.
Sevgimiz, minnetimiz, saygımız daima onlarla olacaktır.”
Anneler Günü, her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü, dünyanın dört bir yanında kutlanan; sevginin, fedakârlığın ve karşılıksız emeğin simgesi olan annelere adanmış özel bir gündür.
Kökeni 20. yüzyılın başlarına, Amerika’da Anna Jarvis’ in annesini anmak amacıyla başlattığı duygusal bir girişime dayanır. Zamanla, bu içtenlikli çaba, annelere duyulan minnetin küresel bir ifadesine dönüştü.
Bugün, sadece hayatta olan anneleri değil; aynı zamanda ebediyete intikal etmiş olanları da sevgiyle ve özlemle anma günüdür. Her biri, kendi sessiz kahramanlık hikâyesiyle hayatımıza dokunmuş eşsiz birer ışık…
Şimdi sizlere kısaca Anneler Günü’nün tarihçesinden ve oluşumundan söz etmek istiyorum.
“Anneler Günü; sevgiye, özveriye, emeğe ve minnete adanmış bir özel ve anlamlı gündür…”.
Anneler Günü, her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü, sevginin ve özverinin sembolü annelere duyulan minnetin bir ifadesi olarak dünya genelinde kutlanmaktadır.
Bu özel günün kökeni, 20. yüzyılın başlarına, ABD’de Anna Jarvis’in (1864-1948) annesinin anısını yaşatmak amacıyla başlattığı bir kişisel girişime dayanmaktadır.
Anna Jarvis, 1908 yılında Batı Virginia’da, 1905 de ölen annesi Ann Reeves Jarvis’in anısını yaşatmak amacıyla annesinin eğitmenlik yaptığı kilisede düzenlediği ilk resmî anma töreniyle “Anneler Günü” nün temelini atmış ve törende tüm annelere kırmızı ve beyaz karanfiller dağıtarak, tüm anneleri onurlandırmıştır.
Akabinde de, Anneler Günü’nün ulusal bir kutlama haline dönüştürülmesi için politikacılara, sivil toplum kuruluşlarına ve hatta toplumun çeşitli kesimlerine baskılar yapıp, sonunda da amacına ulaşmıştır.
Çabaları kısa sürede karşılık bulmuş, 1914’te ABD Başkanı Woodrow Wilson, her Mayıs ayının ikinci Pazar gününü resmî olarak “Anneler Günü” ilan etmiştir.
Bu karar, zaman içinde, diğer ülkelerde de benimsenmiş ve kutlanmaya başlanmıştır.
Fakat belki de işin en trajik yönü ise, Jarvis’in, bu özel ve önemli günün, zamanla ticarileştirilmesinden ve yozlaştırılmasından derin pişmanlık duymuş olması, bu sefer de Anneler Günü’nün kutlanmasını engellemeye çalışması ve bu yönde tüm servetini harcamış olması ve yaşamının son dönemlerini yalnız ve yoksul geçirmiş olmasıdır…
Evet bu özel ve önemli ve anlamlı günün yaratıcısının maalesef böyle hazin bir sonu olmuştur…
Türkiye’de “Anneler Günü” fikri, 1950 li yılların ortasında gündeme gelmiş, bu çalışmalara, 7 Şubat 1924 de, kadın hakları konusunda öncü bir gazeteci yazar, eğitimci ve aktivist olan, 5 yabancı dil konuşan, 20 den fazla roman, çok sayıda hikayeler ve makaleler yazmış olan Nezihe Muhiddin (1889-1958) tarafından kurulmuş olan, “Türk Kadınlar Birliği” öncülük etmiştir.
Nitekim, bu çabalar sonucu Türkiye’de “Anneler Günü” ilk kez 1955 yılında resmî olarak kutlanmıştır.
Türk Kadınlar Birliği’nin öncülüğünde gündeme gelen bu özel gün, kısa sürede toplumun her kesimince benimsenmiş, resmi ve özel kurumlarca desteklenmiş, medya tarafından da yaygınlaştırılarak bugünkü halini almıştır.
Ne yazıktır ki, Nezihe Muhiddin’in de sonu, aynen Anna Jarvis ’benzemiş, 1958 yılında yalnızlık ve yoksulluk içinde sonsuzluğa emanet edilmiştir.
Bugün Anneler Günü, sadece hayatta olan anneleri onurlandırmakla kalmaz; aynı zamanda sonsuzluğa emanet ettiğimiz annelerimizi de rahmetle, minnetle, saygıyla, sevgiyle ve özlemle anma vesilesidir.
Annelerimizi, bu özel ve önemli günde anmak, kanımızca, aynı zamanda, bizlerin yaşantısına yön veren annelere, bir gönül borcunun da ifadesidir…
Tüm Annelerin, “Anneler Günü” Kutlu Olsun…
Yalçın Alganer sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
